3 Eylül 2014 Çarşamba

Yolsuzluktan Darbe Çıkaran Ülke



       17 ve 25 aralık operasyonlarıyla ortaya çıkan  Cumhuriyet tarihinin en büyük yolsuzluk ve rüşvet soruşturmasında ilk raund sona erdi.Dönemin Başbakanı ustaca bir yöntemle evdeki paraları sıfırladığı gibi devam eden soruşturmada'da takipsizlik kararı çıkarttı.18 aralık günü dahil ettikleri savcılar eliyle soruşturmayı sulandırdılar ve en sonunda takipsizlik kararı verildi.
     Tüm Türkiye'yi dehşete düşüren yolsuzluk ve rüşvet çarkı diyelimki uydurma delillerden oluşturuldu,Hükemeti devirmek için  darbeye teşebbüs falandı hepsi bunları kabul ettiğimizi varsayalım acaba dosyaya takipsizlik kararı verenler Dönemin Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar'a şu soruyu sorma zahmetinde bulundularmı?
     -Sayın Bakan aralık 2013 günü NTV canlı yayınında '' 17 Aralık tarihinde yapılan operasyon dosyasında şahsımı rencide edecek veya izah edemeyeceğim hiçbir husus yok. Ancak Sayın Başbakan’ın istediği Bakanla çalışmak veya istediği bakanı görevden almak en tabi hakkıdır ve yetkisidir. Fakat rüşvet  ve yolsuzluk ifadelerinin bulunduğu bir operasyon sebebiyle istifa ediniz ve beni rahatlatacak deklarasyonu yayınlayınız şeklinde tarafıma baskı yapılmasını kabul etmiyorum. Etmiyorum çünkü, soruşturma dosyasında var olan ve onaylanan imar planlarının büyük bir bölümü Sayın Başbakan’ın onayıyla yapıldı. Bu minval üzere bakanlıktan ve milletvekilliğinden istifa ettiğimi açıklıyorum. Bu milleti ve vatanı rahatlatmak için sayın Başbakan’ın istifa etmesi gerektiğine inandığımı ifade ediyor, yüce milletime saygılar sunuyorum''diye bir açıklama yaptınız eğer ortada bir imar yolsuzlu yok ise siz neden istifa ettiniz ve Başbakanı neden istifaya çağırdınız?
     Tabiki böyle bir soru sorulmadı.Bu ülkede yaşayan bir tane aklı selim vatandaş yukarıda belirtilen meseleyi bana izah edebilirmi?Bu en sabit hesapla kurulmuş olan yolsuzluk çarkının bir itirafıdır ve ülkede adalet dağıtması gereken hakim ve  savcılar bu kadar açık olan itirafı sümen altı etmişleridr.
     Türkiye'de hukuk her ne kadar  kör,topal'da olsa elbet birgün adalet tecelli edecek ve hak  yerini bulacaktır.Dosya'ya Takipsizlik kararı verildiği gün TİB'de internete düşen ses kayıtlarının montaj olmadığını acıkladı.Yani sıfırlanan paralar,ayakkabı kutularında rüşvet paraları vs hepsi gerçekmiş hece, hece montaj falan yapılmamış.Yolsuzluk suçlamaları sırtında Köşkün yolunu tutan Erdoğan ve Avanesi elbet yargılanacaklar bundan kurtuluşları yok.


2 Eylül 2014 Salı

İradesiz Milletvekilleri,Emanetçi Başbakan

       10 Ağustos CB. Seçimlerinde %52 oy ile seçilen CB.Erdoğan yolsuzluk vs.söylentileri arasında köşke çıktı ne varki geride bıraktığı yıkıntının etrafa saçılmaması için,ortaya çıkan iddiaların üzerinin örtülmesi,kendisinin bizzat başlattığı cadı avının devam etmesi için Başbakanlık koltuğuna sözünden çıkmayacak,emrine amade,kendisinin bıraktığı hukuksuzluğu sonuna kadar devam ettirecek irade'de bir başbakan atadı.Başbakan Davutoğlu'nun açıkladığı kabineyi duyunca Erdoğan'ın davulu Davutoğluna verip tokmağı kendi eline aldığı tescillenmiş oldu.
     AKP 'nin olağanüstü kongresine Erdoğan'ın tek aday dayatması Demokrasiden ne kadar uzaklaştıklarının aslında apaçık örneğidir.AKP'de Genel Başkan  olabilecek kabiliyetteki diğer bireylerinde Davutoğlu dayatmasına ses çıkarmamaları 2015 seçimlerinde yeniden mecliste olmak için iradelerine koyulan ipoteğe ses çıkarmamalarına sebep oldu.Zaten AKP içinde Erdoğan'a onun yanlışlarına,anayasa'ya aykırılıklarına ses çıkarabilen 3-5 kişide partiden istifa etti yada ettirildi.Milleti temsil ettiğini zanneden üçyüz küsür Akp milletvekilibu vesile ile  aslında milleti temsilden ne kadar uzak olduğuda ortaya çıktı.Çok merak ediyorum mevcut Akp milletvekilleri seçim bölgelerinde gittiklerinde halka ne anlatacaklar.
    Güzel ülkem İradesiz milletvekilleri ile Emanetçi Başbakan'ın yönetimine kaldı.Bakalım Erdoğan'ın elindeki tokmak,Davutoğlu'ndaki davuldan nasıl ses çıkaracak.